in

BERKİN’SİZ 10. YIL

Ferhat Çalışkan yazdı…

269 güne ne sığar? Bir fidanı yeşertmeye yetmez mesela. Meşakkatli iştir tohumu fidan yapmak.

269 gün nasıl geçer? Filmlerle, dizilerle, müziklerle mi?

269 günü komada geçirmek nasıldır? Sizin bilinciniz kapalıdır ama geride kalanlar için nasıl geçmiştir 269 koca gün?

Peki 15. doğum gününüze komada girmek nasıldır? Gencecik yaşınızda, bir polis memurunun attığı biber gazı kapsülü yüzünden hayattan koparılmak?..

Berkin aramızdan ayrıldığından beri geçen günleri saydık. Günleri saydık ve gördük ki aradan tam 10 yıl, 3653 gün geçmiş; Berkin kavgamızda bir sembol olmuş, olmaya da devam edecek. Bu geçen 10 yılda AKP iktidarının baskıcı politikalarına maruz kalmaya devam ettik. Geçen 10 yılda yaşanan hukuka, vicdana aykırı olaylara sesini çıkaran herkese parmak sallanmaya devam edildi. Hatırlar mısınız bilmem, o yüzden size Berkin hakkında dönemin başbakanının bir sözünü hatırlatmak istiyorum:

“Daha dün yine olaylar oldu. Neymiş Berkin Elvan’ı anmak için törenler düzenleyeceklermiş. Her ölüm hadisesinde bir tören mi düzenleyeceğiz. Ölmüştür geçmiştir”

“Ölmüştür geçmiştir” dedikleri kimdir ya da nedir? Geçip gittiğini iddia ettikleri bir halkın meşru direniş hakkıdır ve Gezi direnişi halkın en gür biçimde çıkardığı ‘’artık yeter’’ sesidir. Berkin bu direnişte ‘’emri ben verdim’’ diyen güruhun hayattan kopardığı gencecik kardeşimizdir, sıra arkadaşımızdır. Berkin onurumuzdur, öfkemizin sembolüdür. O annemizin evladı, bizim de öz kardeşimizdir.

Peki Berkin’in katiline ne olduğunu hatırlar mısınız? Gezi’nin üstünden geçen neredeyse 10 yılın ardından Berkin’in katili olan polis memurunun cezası onandı. Arada geçen 10 yıl boyunca halkı oyalamak için türlü şaklabanlıklara büründüler. “Elimizde görüntüler yok” dediler, aylar sonra olmadığını iddia ettikleri görüntüler ortaya çıktıktan sonra “Görüntülerdeki kişi ben değilim” şeklinde açıklamalar duyduk. Tutuklanma talepleri reddedildi ancak halkı oyalamaya da devam ettiler.

Peki Berkin neden bizim meselemiz?

Bizim meselemiz yalnızca Berkin değil, bizim meselemiz onunla sembolleşen değerlerimiz. Bugün ellerine geçen her fırsatta karalamaya çalıştıkları Gezi direnişinin ve bu direnişte hayatını kaybeden Berkin’in hikayesi mevcut iktidarın bilinçli olarak karanlığa doğru attığı adımlara, Berkin gibi pek çok çocuğu ve genci mağdur bırakanlara karşı olan kavgamızda bizim onurla andığımız kilometre taşımızdır.

Berkin öldüğünde sadece 15 yaşındaydı ve bedeni 16 kiloydu. Peki tüm bunlardan sorumlu olanlara soruyoruz:

“Sizin şerefinizi tartsak 16 kilo eder mi?”

BU İÇERİĞİ OYLAYIN.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir