2013 yılı Mayıs ayında başlayan sonrasında çığ gibi büyüyerek bir halk hareketi haline gelen Gezi Direnişi’ni birçoğumuz biliyoruz. Milyonların hatta Saray Rejimi’ne yakınlığıyla bilinen birçok ünlünün bile katılım gösterdiği bu halk hareketi dünya çapında kısa sürede duyuldu. Bu direnişte birçok insan, polisin kullandığı orantısız güç sebebiyle yaralandı ve hayatını kaybetti. Hayatını kaybedenler arasında yarına umutla bakan, güzel gelecek isteyen çocuklar da vardı. Berkin Elvan bu çocuklardan birisiydi.
Hepimizin kulağına aşina olan Berkin Elvan kim? Neden Gezi Direnişi’nin sembolü haline geldi? Berkin, halkının bağımsızlığı ve aydınlık yarınlar için direnen milyonlardan birisiydi. Direniş sırasında polis tarafından atılan gaz kapsülünün kafasına isabet etmesiyle 269 gün komada kaldıktan sonra 16 kiloya kadar düşüp 11 Mart 2014’te hayatını kaybetti. Peki özgür yarınlar isteyen bir çocuğun canına acımasızca neden kıyıldı? Berkin’in katilleri emri kimden aldı? Katillerin gözünü bu kadar karartan şey neydi? Hepimiz ‘’vur’’ emrini kimin verdiğini çok iyi biliyoruz. Berkin’i katleden zihniyet; özür dilemek yerine Berkin’i katleden polise sadece para cezası vermiş, üstüne üstlük bir çocuğu halkına düşman etmeye çalışmış ve vatan haini ilan etmiştir. İktidarın bu tavrı Gezi’den bu yana unutulmamıştır ve Berkin’in hesabının sorulması için mücadele devam etmektedir.
İktidar verdiği koltuk savaşı yüzünden gözünü bir çocuğu vatan haini ilan edecek kadar karartmıştır. Bir çocuğun, fikir ve görüşleri ne olursa olsun, bu muameleye maruz kalması asla kabul edilemez. Bir çocuktan bile korkmalarının ve şiddet kullanmalarının sebebi ise koltuklarını kaybetme korkusudur. Bu korku iktidarı öylesine sarmıştır ki, bir çocuğu vatan haini olarak nitelendirme çabasına girişmişlerdir. Ancak biliyoruz ki gerçek vatan haini; geleceğini korumak için mücadele eden bir çocuk değil, onu susturmak için katleden zihniyetin ta kendisidir.