in

LİSELERDE BİR KÜLTÜR YARATMAK

Umut Arda Suçiçek yazdı…

Saray rejiminin topluma yabancılaşmış, kapitalist sömürü sisteminde ömrünü heba edecek gençler yetiştirmek istemesi su götürmez bir gerçektir. Bu tek tipleşme uygulamasının “Liseler siyaset yeri değildir” diyerek (her lisede zorunlu şekilde bulunması gereken) demokrasi ve insan hakları kulüpleri yerine öğrenci ve velileri gezi diye kandırıp AKP etkinliğine götürmesi kanıtıdır. AKP liselerde siyaset istemiyor değil, yalnızca kendi siyasetinin var olmasını istemektedir. Elbette hayalimiz, lise çağındaki bir insanın ülkenin haline dert yanması değil yaşadığı dünya ve toplum için kendini yetiştirmesidir.
Her lisenin bir kültürü, her liselinin bir hayali olmalıdır. Bunun için de okullarımızı sınava hazırlandığımız dört duvar halinden çıkartmamız ve orada yaşamamıza değer hale getirmemiz gerekmektedir. Ben de lisesinde inatçıların kültürünü oluşturmaya çalışan bir öğrenci olarak diğer sıra arkadaşlarımın işini birkaç maddeyle kolaylaştırmak isterim.

Lisede kültür oluşturmak için olmazsa olmaz 4 şey.
1-) Dünyamız ve ülkemizle ilgili fikir sahibi olmalı, ülkemizde gelişen olaylara duyarlılıkla yaklaşmalı ve okullarımızda bu tepkiyi örmeliyiz. Güçlü olanın değil haklı olanın yanında durmalıyız. Ancak bu şekilde haklılar güçlenir, gücünü kötülük için kullananlar yenilir.
2-) Okullarımızda her gün bir sürü haksızlık oluyor. Bunların dışında da ilk girdiğimiz günden beri temel hijyen malzemelerinden haremlik selamlık uygulamalara kadar birçok tepki çeken olay oluyor. Bütün bunlar okulun sahibi idare olduğu sanrısından geliyor. Okullarımızda öğrencileri sesini yükseltebileceği bir birlikteliğe, problemleri çözebilecek yetkinliğe sahip hale getirmeliyiz. Bizim yaşam alanımızda bizim sözümüz yankılanmalı, isteklerimiz olmalıdır. Fakat bu yazıyı okuyan akranlarıma bir hatırlatma, hiçbir hak verilmez, alınır.
3-) Okulları ve kendimizi yetkinleştirmek için oluşturmak istediğimiz alanları okullarda oluşturamadığımız bir gerçek. Örneğin her okulda olması gereken birçok kulübün adı bile geçmiyor. Oturup mızmızlanmak yerine kendimiz yaratmalıyız. Adımız boşuna İnatçı Liseliler değil, olmayan yolu açmayı bilmeliyiz. Eksikliğini gördüğümüz konu, spor, disiplin, ders, alan, sanat dalı… bütün bunların topluluklarını, kulüplerini, atölyelerini oluşturmak inat etmenin başında geliyor.
4-) Yönetmelikten alıntıyla “…evrensel hukuka, demokrasi ve insan haklarına uygun; öğrenci merkezli, aktif öğrenme ve demokratik kurum kültürü anlayışıyla yerine getirir.” Okullarımızda 1 Mayıs Dünya Emekçiler günü, 8 Mart Emekçi Kadınlar günü gibi evrensel olarak kutlanan halkın alın teri ve kanıyla kazandığı günlerin; ayrıca kendi ülkemize ait ileri değerlerin (saltanatın kaldırılışı, Cumhuriyetin ilanı, Gezi Direnişi) günlerinin okullarda organizasyonlarını, konferans salonlarında anma ve kutlamalarını yapmalıyız.
Son olarak bu yazdıklarımızın sadece hayallerimizde kalmaması için bu işin pratiğinin anahtar kavramı olan politik bilinç ve örgütlülüğe değinmekte fayda var. Günümüzde liseliler siyaset yapamaz bakış açısı son dönemlerde dayatılmıştır. Ülkemizde geçmişe baktığımızda 68 kuşağının ve öncülerinin lise çağlarında siyasi atmosfer içinde özne olabildiğini biliyoruz.
Biz neden Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının kuruluşunda bir özne olmayalım ki?

BU İÇERİĞİ OYLAYIN.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir