Küçükken hayallerimizin ucu bucağı yoktur, gezegenler arası dolaşan bir astronot ya da resimleri dünyanın her yerinde sergilenen bir ressam olmayı hayal edenlerimiz vardır; insanlar henüz bizlerin hayallerini seçmemişlerdir. Ben, yüzyıllar önce belirlenmiş bir eğitim sistemi doğrultusunda günümüzün sekiz saatini okulda geçirmeye başladıktan sonra bizim yerimize çoktan hayal kuranların olduğunu fark ettim.
Bu insanlar ne hayal etmemiz gerektiğini söylüyor, söylemekle kalmıyor bu “hayal” için ne yapmamız gerektiğine dair öğütler verip sunumlar yapıyorlar. Neredeyse hepimizin en büyük hayali istediğimiz herhangi bir üniversiteye gidip yaşamımızı idame ettirebileceğimiz bir işe girmek.
Tabii ki bunlar da tüm diğer hayaller gibi kıymetliler ama bize ait değiller; düzene ayak uydurmamıza yardımcı olmak üzere seçilmişler. Kurduğumuz hayaller bile belirli normların dışına çıkamaz, kabuğundan sıyrılamaz halde çünkü bizim için istenilen hayalleri kurmak çok daha kolay. Ama zor olanı seçmeli, kendimize ait olan hayaller kurmalıyız çünkü dayatılan hayaller önce isteklerimizi sonra yapabileceklerimizi kısıtlar, dünyamızı küçültür; sıradışı hayaller kurarak sadece toplumun değil bizim de kendimize koyduğumuz sınırları aşabilir, kabuğumuzu kırabiliriz.
Kurduğumuz hayallerin alışılmadık ve başkalarına değil bize ait olmalıdır. Dünyanın mevcut hali hayatta kalma yolları dışında bir şey düşlemeyi olabildiğine zorlaştırır buna karşın bizler hayallerimize dahi çizdikleri sınırları aşmalı, bizimmiş gibi gösterilen düşlerin dışına çıkmalıyız çünkü hayaller gerçekleştirilecek hedeflerdir ve hayal edebildiğimiz kadar ileri gidebiliriz. Şimdiye dek yapılan tüm devrimler, bilimsel ve düşünsel devinimler hayal eden insanların ürünleridir. Yaşlı Plinius der ki “Umut, dünyayı ayakta tutan sütundur. Umut, uyanık bir adamın hayalidir.” biz de dünyayı ayakta tutan o sütunu oluşturmalıyız. İnsanı insan yapan şeyin bitmek tükenmeyen umudu ve dizginlenemez hayalleri olduğunu unutmamalıyız.
Bu yüzden hak ettiğimiz ama yapamadığımız ne varsa daha iyisini isteyelim; bu ülkeyi dahi gezemiyorsak, dolabımızı boydan boya farklı ülkelerin magnetleriyle doldurmayı hayal edelim; bir enstrüman bile alamıyorsak hep birlikte orkestra kurmayı, hiçbir şeyi değiştiremiyorsak dünyayı değiştirmeyi hayal edelim. Hayaller geleceğe umutları yansıttığından hep en iyisini hep en ilerisini hayal edelim.
İmkansızı düşleyelim ve gerçekleştirelim.
Astronot olmayı hayal edelim çünkü atmosferin dışında ulaşabileceğimiz sonsuz galaksi, uydu, yıldız vardır ve belki de kayan yıldızlar gerçekleşen hayallerdir. Hayallerimizin de tek sınırı sonsuz olan evrendedir.
‘’Hayal gücü bilgiden daha önemlidir. Çünkü bilgi sınırlıyken, hayal gücü tüm dünyayı kapsar.’’