Barınaklar sanılanın aksine iyi ve güzel ortamlar değiller. Hayvanlar yazın sıcağında güneşin altında önlerine bir kap su ve mama koymadan bekletiyorlar, kışın buz gibi ayazda soğuktan donuyor, açlıktan birbirlerine parçalıyorlar ve öldürüyorlar. Barınaklarda sokaktan topladıkarı yavru köpek ve kedileri çöp poşetlerine koyarak, hamile hayvanları döverek, tekmeleyerek, kalplerine çamaşır suyu enjekte ederek acı dolu ölümlere sebep oluyorlar! Hayvanları barınak denen ölüm kamplarında katlemenize izin vermeyeceğiz! Sokaklarda, meydanlarda hayvan hakları savunucuları, veteriner hekimler, avukatlar STK’ler olarak haykırıyoruz, sesimizi duyurmaya çalışıyoruz, hayvan katliamının durdurulmasını istiyoruz.
Yıllardır bizimle uyum içinde yaşayan, işe okula giderken seslendiğimizde kuyruk sallayarak kendini sevdirmeye gelen köpeklerin, doğal yaşam alani olan sokaklardan parklardan toplatılıp barınaklarda katledilmesine izin vermeyeceğiz. Hayvan hakları, tüm canlıların yaşam hakkını savunmanın bir gereğidir. Toplumda hayvanlara yönelik şiddetin yaygınlaşması, aynı zamanda insan hakları ihlallerine de zemin hazırlayacaktır. Bu sebeple, hayvanlara yönelik her türlü katliam ve şiddet eylemi sadece hayvanların değil, aynı zamanda toplumun vicdanına da bir saldırıdır. Siz sanıyor musunuz ki bu yasa sadece hayvanlar için. Hayvanlar toplatılıp barınaklarda katledildikten sonra oklar bize dönecek. Anıt Sayaç verilerine baktığımızda 2024 yılında şimdiye kadar 412 kadın katledildi. AKP’nin ve küçük ortaklarının acımasız politikaları sadece hayvanların değil, kadınların ve çocukların da ölümüne sebep oluyor. Çocuk işçi denilen istismarın sonucunda onlarca, yüzlerce çocuk ölüyor.
İktidarın ve küçük ortaklarının sokakta yaşayan hayvanlar hakkında bir yasa çıkaracağı ve geniş çaplı katliamların, acı dolu toplamaların, sonu gelmeyecek kapatmaların, tecritin olacağına dair yalnızca söylentiler mevcuttu. Şimdi de kendi iktidarında 2004 yılında mecliste oy birliğiyle kabul edilen 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nun 6. maddesini iktidarı süresince 20 yıl boyunca uygulamayan, belediyeleri denetlemeyen, cezalandırmayan AKP faturayı hayvanlara kesti. Gizli kapaklı görüşmelerle, toplumda infial yaratarak, hayvanları düşmanlaştırarak sokakların güvensiz oluşunundan hayvanları sorumlu tuttular. Fakat bizler biliyoruz ki sokakların güvensiz oluşunun esas kaynağı AKP’nin şiddet politikalarıdır. Hayvanlar da bundan payını alarak şiddete maruz kalmaktadır. Üstelik hayvanlar yalnızca sokaklarda değil; dağlarda, ormanlarda, barınaklarda bir başlarına insanın her türlü şiddetine açık ve savunmasız bir durumda yaşam mücadelesi veriyorlar.
YENİ YASA HÜKÜMSÜZDÜR!